Mavi Vatan’dan
Dergimizin güz sayısında Mavi Vatan’ı kapak yaptık çünkü Mavi Vatan hâlâ iç ve dış tehdit altında. Türkiye’nin denizcileşmesini istemeyen dış güçler ve içerideki uzantıları hâlâ onu karalamaya, küçümsemeye ve yok saymaya çalışıyor. Bu, açıkça ifade edilerek veya gizlice sümen altı edilerek yapılıyor. O yüzden Mavi Vatanımızı savunmak her Türk yurttaşının görevi olmakla birlikte, Yeni Deniz Mecmuası olarak bizim en öncelikli ödevimizdir. Atamıza ve torunlarımıza bunu borçluyuz.
Ersin Elikoğlu arkadaşımızın “Mavi Vatan Artık Milli Bir Ülküdür” başlıklı yazısını bu gözle okumanızı öneririm. Mavi Vatan kavramının yaratıcısı Amiral Cem Gürdeniz’in Donanma Cemiyetleri’ni anlattığı makalesi de Türk milletinin donanmasına nasıl sahip çıktığının tarihsel bir örneği olarak bugünlere ışık tutuyor. Bugün de özellikle Türk gençliği Mavi Vatan’ı anlamış ve benimsemiştir. Unutulmaz gazeteci yazarlarımızdan Hamdullah Suphi Tanrıöver’in “Mavi Kan” başlıklı yazısı da Mavi Vatan kavramının öncüllerinden biri olduğu için bu sayıda yer verdik.
34. sayımız dolu dolu yine... Bora Serdar’dan “Selanik’ten Konca’ya bir Gazi Mayın Dökücü’nün Hikâyesi” var. Bir denizaltı tutkunu olan Mimar Kaya Şener’in yazısı çok aydınlatıcı, denizaltıların savaştaki önemi belki de diğer tüm diğer savaş araçlarından daha büyük. REİS tipi ilk yerli denizaltımız Piri Reis’i suya indirdiğimiz şu günlerde keyifle okuyacaksınız.
Usta kalemiyle Talip Özcengiz, okyanusların en zor yarışı olan Vendee Globe’u yazdı. 10 Kasım’da start alacak yarış için “Denizlerin Everesti” de deniyor. O kadar zor ki, yarışı birinci bitirmek değil sadece bitirebilmek önemli! Türk denizciliğinin gururu, dünyayı kol gücüyle turlayan ilk insan olarak tarihe geçen Erden Eruç ise okyanusların bir başka en zor yarışı olan Golden Globe 2026’ya katılıyor. Bendeniz de Guinness Dünya Rekorları kitabının onur sayfasına 18 rekorla giren bu cesur denizciyi yazdım.
Dergimizin başarılı editörü Özsevi Eröz, “Jarramas (Yaramaz) ve Illerim” fırkateynlerinin hikâyesini yazdı. Çok kişinin bilmediği nefis bir tarih anlatısı. Deniz yazarı Sait Keresteci 1936 olimpiyatlarındaki Türk yelkencilerini anlattı. Murat Yümlü, Barbaros Hayreddin Paşa’nın anılmasının hikâyesini yazdı. Levent Ağaoğlu’dan “Yarımada Ülkesi Türkiye” yazısını tavsiye ediyorum. “Deniz Çingeneleri”ni yazan Hale Dere hocamız bu kez Filipinler’deydi. Değerli akademisyenlerimiz Semih Yılmaz, Alptuğ Güney ve Levent Yurga’ya da özel katkıları için teşekkür ediyoruz.
Vira Bismillah...