YADACI - Ak Geyik

YADACI - Ak Geyik

0 Değerlendirme
Ürün Açıklaması

GÜN IŞIĞI


Merhaba sevgili çizgi roman meraklıları ve Yadacı dostları. Cumhuriyet’in başkentindeki mistik yolculuğumuz bu sayıda komşu bir şehirde devam ediyor. Yeni maceramızın adı Ak Geyik. Daha önce de sözünü ettiğimiz üzere, sadece Türk mitolojisi ve efsanelerinde değil, dünya üzerindeki tüm uygarlıkların yarattığı efsanevi hikayelerde, doğanın ayrılmaz parçası hayvanlar önemli bir yer tutmaktadır. Geyik, bu hayvanlar arasında kendisine yüklenen farklı anlamları, hassasiyet ve heybetiyle bütünleştirmiş, düş ile gerçek arasında bir orman varlığı olarak karşımıza çıkar.


Ata topraklarımız Türkistan coğrafyasında yer alan kurganlara yakın bölgelerde tespit edilen duvar resimlerinde çok sayıda geyik figürü bulunmaktadır. Bu geyik figürleri sadece av sürecinin konusu olarak değil, daha ziyade bozkırlarda yaşayan Türk topluluklarının konar-göçer yaşamlarını etkileyen sosyo-kültürel bir bileşen olarak resmedilmiştir. Benzer şekilde, arkeolojik ve tarih araştırmalarında bilimsel bulgularla desteklenen Anadolu’daki Ön Türk varlığı, geyik figürüne büyük önem atfetmiştir. Orta Asya Türklüğü ile bağlantıları konusundaki bilimsel çalışmaların devamını arzu ettiğimiz; bir Ön Türk halkı olan Hurrilerin ve onun devamı niteliğinde olan Hattilerle Hitit İmparatorluğu’nun, geyik figürünü içerisinde barındıran Güneş Kursu’nu imparatorluk simgesi olarak seçmesi, binlerce yıllık kültürel bağın somut bir göstergesi olarak değerlendirilmelidir.


Türk edebiyatının duayen kalemi Yaşar Kemal’in, Üç Anadolu Efsanesi adlı üçlemesinin üçüncü destanı Alageyik’te vurgulanan, bir kişinin bir geyiği, özellikle de bir alageyik yavrusunu incitmesi halinde o kişinin Anadolu’daki hayvanların hayatına ve güvenliğine öncelik tanıyan sosyal ve ahlaki değer yargılarını hiçe saydığından ötürü lanetleneceği ve iflah olmayacağı inanışı, İskitler’in geyiği evrenin merkezine koyarak yaşam ve ölümün sembolü olarak kültürlerinde içselleştirmesine benzer şekilde, kadim Türk kültüründe doğaya ve ayrılmaz parçası hayvanlara verilen değerin bir anlatımıdır. Avrupa tarihini anlatan filmlerde izlediğimiz meşhur geyik avları ile karşılaştırıldığında, dağlarda geyiklerle beraber yaşayan ve onları binek hayvanı olarak kullanan Türkmen Eren Geyikli Baba, yüce gönüllü bir Türk kültür anlayışını temsil etmektedir. Orhan Gazi döneminde yaşayan Geyikli Baba’nın, Bursa’nın fethine geyik sırtındaki müritleri ile katılması ve gaza yapması, Tengrici Şaman kültürü ile İslam kültürü arasında ustalıkla sentez yapabilen bir toplumun gen haritasını gözler önüne sermektedir.


Diğer taraftan tarihsel anlatımların aksine, yabancı popüler kültür araçlarında daha çok sempati ile yaklaşılan geyik, Bambi adlı bir kızıl geyik yavrusu ya da Noel Baba’nın kızağını çeken diğer geyiklerin lideri Kırmızı Burunlu Rudolf olarak karşımıza çıkmaktadır. Son dönemlerde ise Türk kültüründekine benzer bir geyik profili, epik kurgu film senaryolarında izleyiciye sunulmaktadır. Tolkien’in Hobbit üçlemesinde Elf Kralı Thranduil’in bindiği heybetli beyaz geyik ile modern bir masal anlatımı olan Pamuk Prenses ve Avcı adlı 2012 yapımı filmde Pamuk Prenses’i kutsayan görkemli beyaz geyik, bir av hayvanından öte, kutsal ve mistik bir orman karakteri olarak betimlenir. Bu filmlerde sürekli atıflarda bulunulan ortak Şaman kültürü, Türkleri konuya dahil etmektedir. Beyaz Ren Geyiği adlı 1952 yapımı Fin filmi, Hristıyanlık öncesi Fin kültürü ve Şaman-Sami mitolojisini anlatırken akrabalığı çeşitli şekillerde tartışılan Türklere de dolaylı olarak vurgu yapmaktadır.

Bahsettiğimiz beyaz geyik karakteri, Türk popüler kültüründe neredeyse hiç kullanılmayan bir figürken Yadacı’nın Ak Geyik macerasında, beyaz geyiğin Türk efsane ve mitolojilerindeki yerini anlatmak da kahramanımız Berk’e nasip oldu. Bakalım Ayaz Ata ve Kam Ana’dan sonra Ak Geyik, Berk’in yaşamakta olduğu değişim sürecinde nasıl bir rol oynayacak.


Herkese iyi okumalar.

Müşteri Değerlendirmeleri

Öne Çıkanlar