Name: Serkan Arslan - Bir Deli Arif
Brand: Pankuş Yayınları
Price: 110.00 TRY
Availability: InStock

Footer - Menus

Footer Menu

Title

Links

Footer - Subscribe

Subscribe - Title

Subscribe - Description

Subscribe - Input Placeholder

Subscribe - Button Text

Show Subscribe?

Social Media

Facebook - https://facebook.com/ikas

Instagram - https://instagram.com/ikas

Twitter - https://twitter.com/ikas

Email Address - info@ikas.com

Email Subject

E-posta İçeriği

LinkedIn  - https://www.linkedin.com/company/ikas-com

Pinterest - https://tr.pinterest.com/yourcompany

Youtube - https://www.youtube.com/c/ikascom

Mozaik Elemanları

Mozaik

Image

Paragraph

Text color

Button Link

Button text

Show filter background overlay?

Filter background color

Mosaic background color

Button Style

Image Link

Mobile Image

Position Option

Button Type

Grid - Items

Grid Item

Image Position

Text

Title and Text color

Button Text

Show overlay?

Overlay color

Image Object Fit

Text Position

Slideshow - Slides

Image (Mobile)

Description

Text align

Background link

First button label

First button link

First button style

Second button label

Second button link

Second button style

Overlay background color

Title Font Size

Description Font Size

Arrow Background Color

Arrow Color

Main Video

Grid - Number of columns

Grid - Grid size

Highlights Banner - icon layout

Highlights Banner - layout

Slideshow - slide duration of auto play

Slide show - Slide width

Icon

Maksimum 4 adet item eklenmelidir. 4'ten sonrası gözükmeyecektir.

Highlights Banner - Items

Item

Link

Open New Tab

Category/Brand List - Number of elements in the row

Category/Brand List - Number of elements in the row (mobile)

Category/Brand List Items - Image fit

Category/Brand List - Items

Brand

Custom Title

Kategori ve Özel Başlık İsmini Gizle

Featured Products - Banner Position

Featured Products - banner

Horizontal Size

Vertical Size

Text alignment

Pretitle

Button label

Button link

Background overlay?

Background overlay color

Show Banner?

Featured Products - layout

Featured Products - Product count

Header - Cart icon

Image Aspect Ratio

Product Detail - thumbnail position

Product Detail - Roll over image zoom

Product Detail - Click to zoom image

Product Detail - Sale badge style

Product Detail - Option Style

Product Detail - Swatch shape

Product Detail - Color option style

Product List - Products per page

Product List - Products per row

Product List - Default view

Header - Utility bar

Enable?

Use full width?

Background color

Link color

Link hover color

Border color

Show on mobile?

Layout (mobile, sidebar)

Show Social Media Icons?

Product List - Hide additional tags after

Header - Main menu

Mega menu?

Image 1

Image 2

Show sublinks on desktop when select big menu false.

Show Sublinks

Header - Main menu image

Image alt text

Image Text

Image Size

Header - Main menu image position

Header - Main menu image size

Cookies

Show Cookies?

Content

Accept Button Text

Logo

Category-Brand Description Position

Testimonial

Quote

Writer

Marquee Colors

Text Color

Background Color

Product Image & Text

SubText

Credit Card Icons

Credit Card Icon

Mosaic Mobile Image

Question

Answer

Video List

Video Link

Desktop Font Size

Mobile Font Size

Video

Marquee Image Item

Sale Badge Vertical Alignment

Sale Badge Horizontal Alignment

H Tag

SSS Rich Text

Cookie Position

Features

Announcement

Text Mobile

Text Link

Text Background Color

Is text lower case?

Is text normal case?

Tag Image

Image Width

Image Height

Pankuş Yayınları

1.000 TL Üzeri Siparişlerde Ücretsiz Kargo

Serkan Arslan - Bir Deli Arif

Bir Deli Arif

Konumunuza özel içerikleri görmek ve online alışveriş yapmak için başka bir ülkeyi veya bölgeyi seçin.

1.000 TL Üzeri 

&nbsp; &nbsp; &nbsp; &nbsp; &nbsp; Karanlıktasınız ve hâlâ
karanlıktayız, çünkü yetmiş yıldır gençliği, aydınları ve Cumhuriyet’in en
temel kurumlarını hedef alan, ortadan kaldıran, bitmek durmak bilmeyen bir
karanlığın içinden geçmekteyiz! Hâlâ ışığı gören, uyanabilmiş olan yok! Fikirlerimiz,
duygularımız, algılarımız hepsi bu karanlık içinde gizli eller tarafından
oluşturuldu. Cumhuriyet’in ve milli egemenliğin ve en temel kurumları meclis, bağımsız,
mahkemeler vs. ne demek olduğunu hâlâ bilen yok! İddiam odur ki “İstiklal”in ne
olduğunu bilen, tanıyan kalmamış, “Milli egemenlik nedir?” soran, soruşturan
kimsecikler yok! İddiam odur ki kimse yetmiş yıldır devletin kimler tarafından
rehin ve teslim alındığını ve hangi amaçlarla yönlendirildiğini hâlâ
anlayamamış!<o:p></o:p>

&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp; Bu ülkede irili ufaklı bütün
ideolojiler Cumhuriyet’e karşı, halka karşı, istisnasız devlete ve medyaya
çöreklenmişler, istisnasız fikir diye, aydın diye soygun çeteleri kurup ülkeyi
yağmalıyorlar! Ve ellerindeki servet ve halkı sindirme, susturma, yıldırma,
manipüle, algı güçleri tarihlerde olmadığı kadar! Evet, onların ahlakı yok ama
sayıları çok! Sayıların bu kadar çoğalması için kırk uzun yıl liberalleriniz,
İslamcılarınız, tarikatlarınız, Fetö’cüleriniz ve bilumum hainleriniz
ekranlardan o kadar çok yalan iftira attılar ki… Sayıların bu kadar çoğalması
için Cumhuriyet ve Milli İstiklalimizin kahramanlarına ve kazanımlarına o kadar
ağır küfürler edip beyinler, kafalar, zihniyet ve algıyla o kadar oynadılar ki… <o:p></o:p>

&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp; Cumhuriyet ve kazanımlarını
ve insanlık değerlerini ve memleketimizi parçalayan, söğüşleyen holding ve
tarikatlara karşı topluca yan yana gelmeden, ayağa kalkmadan, bir harekete, bir
davaya aidiyet hissetmeden hiç kimse, kendi kaygı, acı ve travmalarıyla
klavyesi başında çürümekten, yok olmaktan ve aşağılanmaktan kurtulamaz, modern
zamanların işgali budur!&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp; Halkın
yoksul çocukları; elitleri, bilmişleri, küstah ve kibirlileri, siyasi
cambazları, tarihe gömüp dümene geçmek zorundadır!<o:p></o:p>

&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp; Türk Milleti Cumhuriyet’le
kendini yeniden doğurmuştur; yüzüncü yılında Türk Milleti, gençliğini arkasına
alıp Cumhuriyet’i bir daha doğurmak zorundadır!<o:p></o:p>

<o:p>&nbsp;</o:p>

Cumhuriyet'in Soytarıları - Nihat Genç

<div>- Mustafa Kemal Atatürk, sekiz yıl, bir ay, on dokuz gün sonra İstanbul’a dönerken neden deniz yolunu seçmişti? Atatürk’ü İstanbul’a hangi deniz aracı getirdi?&nbsp;</div><div>	- Türkiye Cumhuriyeti’nin modern yüzünü geleneksel motiflerle harmanlayan S/S Karadeniz, dünyanın ilk halkla ilişlkiler vapuru olarak kaç limanda, kaç ülkeyi ziyaret etti? Paris’te Eyfel Kulesi’nde ezan okunmasını sağlayan vapurun yolcuları kimdi?&nbsp;</div><div>	- Türk sivil denizciliğinin sembolü olan Mustafa Kemal Atatürk’ün çift çipalı yastıklarla verdiği pozlar, hangi vapurda, ne zaman çekilmişti?&nbsp;</div><div>	- Her 23 Nisan’da çok paylaşılan Atatürk’ün salıncakta sallanan fotoğrafları bir vapurda mı çekilmişti?&nbsp;</div><div>	- Beş yüz altmış dokuz Yahudi mülteciyi Karadeniz’de ölüme yollayan Sovyet SC 213 denizaltısı aynı gece Atatürk’ün de bir zamanlar bindiği hangi gemiyi batırmıştı?&nbsp;</div><div>	- Büyük Önder Atatürk, çocuk heyecanıyla beklediği, ancak elli beş gün binebildiği Beyaz Kuğu Savarona’da hangi yurt sorunlarıyla ilgilenmişti?&nbsp;</div><div>	- Atatürk’ün hayattayken bindiği son deniz aracı, hayata gözlerini yumduğu şehirle aynı ismi mi taşıyordu?&nbsp;</div><div>	- Cumhurbaşkanı Atatürk yurt dışına hiç çıkmış mıydı? “Antalya-Alanya- İtalya” sloganıyla Akdeniz kıyılarımıza göz diken İtalyan Benito Mussoli’ye, Cumhurbaşkanı Atatürk hangi savaş gemisiyle bizzat mesaj verdi?&nbsp;</div><div>	- İngiltere Kralı VIII. Edward’ın beyaz ceketini baca dumanıyla kirleten Cumhurbaşkanlığı yatının ismi neydi?&nbsp;</div><div>	- Vahdettin’i yurt dışına kaçıran İngiliz gemisi; on altı yıl, iki gün sonra Atatürk’ü uğurlamaya mı gelecekti?&nbsp;</div><div>	- İşgal Komutanı General Harington, son padişah Vahdettin ve Cumhurbaşkanı Atatürk’ü ağırlayan tek deniz aracının ismi neydi?&nbsp;</div><div>	- Cumhurbaşkanı Atatürk, savaşlarda boyun eğdirdiği Yunanlar tarafından nasıl Nobel Barış Ödülü Adayı gösterildi?&nbsp;</div><div>	- Yeni bir Cumhurbaşkanlığı yatı için çabalar sürerken hangi Levanten ailesinin tekneleri Atatürk’e sunulmuştu?</div>

Atatürk'ün Gemileri

Türk subayı silahlı Türk askerleri ile kuşatılır mı?<o:p></o:p>

Bulgaristan Türkleri göç döneminde neler yaşadı?<o:p></o:p>

ABD’li albayın Barzani’ye çizdirdiği haritada “güney
Kürdistan” sınırları nereden geçiyordu?<o:p></o:p>

Hulusi Akar’ın kaderi nasıl değişti?<o:p></o:p>

Büyükanıt’ın e-muhtırası ve gözyaşları neye bağlıydı?<o:p></o:p>

Ergenekon tahliyelerinde kimlerle pazarlık yapıldı?<o:p></o:p>

Divan-ı Harb’e verilmemizi kim, neden istedi?<o:p></o:p>

<o:p>&nbsp;</o:p>

Olgunlaşmış bir Cumhuriyet devriminin ardından Türkiye’nin
gelişim evreleri Naci Beştepe’nin nazarında sergileniyor. Son yüzyılın kıyıda
kalmış bilinmeyenleri ve toplumsal yaşamı önemli tahlillerle sunulurken dönemin
Türk Silahlı Kuvvetleri, bürokrasisi ve siyasetinde karanlığa gark olmuş sırların
perde arkası aralanıyor. <o:p></o:p>

Çocukluktan gençliğe, onurlu bir subaydan Vardiya Bizde
eylemcisine kadar süren uzun bir mücadelenin otobiyografisi…<o:p></o:p>

Bir Cumhuriyet Generali: Yaşadım, Gördüm, Duydum

“Konumuz Türk ihtilalidir. Özellikle Türk ihtilalinin hak tarihidir.
Konumuzun etüt ve analizlerine başlamadan önce genel olarak ihtilallerin
felsefesini yapmak faydalı olur. Bu etüt, inkılabımızın yeni verimlerini, yeni
kurumlarımızın ana dayanaklarını, kurallarını anlatmış ve göstermiş olacaktır.”<o:p></o:p>

&nbsp;

Mahmut
Esat Bozkurt, Atatürk İhtilali’ne yukarıdaki cümleleriyle başlar. Bu çalışma
Kemalist devrimin teorik altyapısını oluşturmaya çalışırken somut çalışmalar
üzerinden verimlilik tahlili yapmaya çalışmaktadır.<o:p></o:p>

Kemalist
devrim öznel bir teorik nizamda ya da ideolojik bir boyutta gerçekleşmez.
Kaynaklarını tarihsel ihtilaller sürecinden toplayan ve ideal bir nizam kurmaya
çalışarak sürekli devrim ile ilerleme hedefini temel metot haline getiren
devrimci bir geleneğe sahiptir.<o:p></o:p>

Fransız
İhtilali, Ekim Devrimi, Paris Komünü, Şeyh Bedrettin İsyanı ve Orta Çağ
kalelerini yıkan nice hareketler… İhtilal mantığının felsefi kökleriyle
toplumsal reflekslerini tarihi, sosyolojik, felsefi, ekonomik boyutta inceleyen
Bozkurt, Kemalist ihtilal anlatısının ilk örneğini sunmaktadır.<o:p></o:p>

Atatürk İhtilali

Binlerce
yıllık tarihe dayanan köklerimiz, geleceğe umut ve ışıkla bakmamız için en
büyük güvencemiz. Tarihten bu yana dünyaya yayılmış; egemenliklerin,
ihtilallerin, hezeyanların, çığlığın, ateşin, kanın, umudun ve yarınların
sembolü olabilmiş Türkler, bir anlamda bütün dünyanın hafızasıdır. Bu hafıza ve
derinlik, insanlığın yegâne kurtuluşuna kadar süren bir kavganın andıdır aynı
zamanda.<o:p></o:p>

Müthiş bir
karşılaşma başlayan hikayemiz, bir üniversite kampüsünün dersliklerinden,
binlerce yıllık maziye uzanan bir tarihe ışık tutarken Türk mitolojisiyle
kurtuluşun öyküsünü anlatıyor.<o:p></o:p>

Seçilmiş kişi
olduğunun farkında olmayan akademisyen Berk, masal ve destanlarda adı geçen
karakterlerle karşılaşarak, heyecan ve tehlike dolu bir maceraya yelken açıyor.<o:p></o:p>

Senaryosunu
Niyazi Güneş Atay'ın yazdığı, çizimlerini Mustafa Uslu'nun yaptığı Yadacı,
kaynağını Türk mitolojisi ve tarihinden alarak kurgulanmış ve günümüze ışık
tutan bir çizgi roman. Türk çizgi romanına yeni bir soluk getireceğine
inandığımız bu etkileyici eseri, bir sonraki sayıyı sabırsızlıkla bekleyen
takipçilerinden olmanız dileğiyle, siz değerli okurlarımızın
ilgisine&nbsp;sunuyoruz.<o:p></o:p>

YADACI - İlk Karşılaşma

<span lang="EN-GB" style="font-size:10.0pt;mso-bidi-font-size:9.0pt;
color:#0D0D0D;mso-themecolor:text1;mso-style-textfill-fill-color:
#0D0D0D;mso-style-textfill-fill-themecolor:text1;mso-style-textfill-fill-colortransforms:&quot;lumm=95000 lumo=5000&quot;">İpek
Yolu-1, Çin-Doğu Türkistan isimli kitabımızda yolculuğumuza Doğu Türkistan’da,
Tanrı Dağları eteklerinde mola vermiştik. Yolculuğumuzun ikinci bölümüne Altay
Dağları’nda bir kamın ayılından başlıyoruz. Altay kamlarının gizemli dünyasına
konuk olacak, kamların sırrını çözmeye, dünün ışığı altında bugünü ve yarını
anlamaya çalışacağız.<o:p></o:p>

<span lang="EN-GB" style="font-size:10.0pt;mso-bidi-font-size:9.0pt;
color:#0D0D0D;mso-themecolor:text1;mso-style-textfill-fill-color:
#0D0D0D;mso-style-textfill-fill-themecolor:text1;mso-style-textfill-fill-colortransforms:&quot;lumm=95000 lumo=5000&quot;">Anayurt
meselesi bağlamında antic kaynaklara bakacak, Grek filozoflarının Doğu
hayranlığını ilgiyle okuyacağız. Batı’ya doğru yol alırken Issık Köl
kıyılarında bir kayıp ada ve batık şehirlere mahsus izlere rastlayacak, yolda
ihmal edilen bir halka Yüe-çilerle tanışacak, Bey Sakaları ve Buda’nın
askerleri Kuşanları yakından tanıyacak ve onların bize hiç de yabancı olmadıklarını
göreceğiz.<o:p></o:p>

<span lang="EN-GB" style="font-size:10.0pt;mso-bidi-font-size:9.0pt;
color:#0D0D0D;mso-themecolor:text1;mso-style-textfill-fill-color:
#0D0D0D;mso-style-textfill-fill-themecolor:text1;mso-style-textfill-fill-colortransforms:&quot;lumm=95000 lumo=5000&quot;">Türk
olgusunun sırrını irdelerken karşımıza dünya uygarlığının Sümer kökeni ve ‘ahlak-adil
insanlar’ olgusu çıkacak. Sümer’den Kansu-Şensi ve Yenisey kıyılarına yönelik
önemli bir göç vakası ile karşılaşacak, İpek Yolu’nun dinlerini irdelerken
güzergâh üzerinde Türk Tanrı dini, Zerdüştçülük, Budizm, Hristiyanlık,
Manicilik ve İslamiyet’in izlerini sürecek, müştereklerine şahit olacağız.<o:p></o:p>

<span lang="EN-GB" style="font-size:10.0pt;mso-bidi-font-size:9.0pt;
color:#0D0D0D;mso-themecolor:text1;mso-style-textfill-fill-color:
#0D0D0D;mso-style-textfill-fill-themecolor:text1;mso-style-textfill-fill-colortransforms:&quot;lumm=95000 lumo=5000&quot;">İşgal
mantığı bağlamında bir Rus casususunun Türkistan’ın işgali arifesinde yazdığı
günlüğü okurken işgalin hüzünlü kaçınılmazlığı karşısında “Bugün ile dün
arasında ne kadar çok örtüşen nokta var!” diyecek ve bugünkü Türk
cumhuriyetleri bağlamında soracağız: “Aradan geçen yüzyıllar, bu kadar acı
tecrübe boşuna mıydı?”<o:p></o:p>

İpek Yolu / Batı Türkistan-Sibirya - G. Ahmetcan Asena

<div>“Koridordaki telaşlı sesler salondaki izleyicinin meraklı ve kibar gürültüsüne</div><div>karışıyordu. Makyajını tamamlayan, kostümünü giyen Beyhan çevresi sarı lambalarla donatılmış</div><div>aynaya son kez baktı. Kısa saçlarını eliyle şöyle bir düzeltti ve aynaya gülümsedi, artık hazırdı.</div><div>Her zamanki gibi erkenden kulisten çıktı ve sahne arkasına gitti. Kim bilir kaç kez gördüğü sahne</div><div>perdesini eliyle tuttu. Kadife kumaşın yumuşaklığı parmak uçlarından bedenine yayıldı. Birkaç</div><div>dakika önceki heyecanı ve gerginliği artık silinmişti. Fısıltıdan biraz yüksek bir ses duyuldu:</div><div>- Beyhan ?</div><div>Bu sese karşılık cevap gelmedi. Çünkü perde arkasındaki artık Beyhan değildi.“</div><div>Ferhunde Hanımlar dizisi ile hafızalarımızda yer edinen, tiyatro ve televizyonun önemli</div><div>sanatçısı Beyhan Saran, yıllarca sahnede ve ekranda onlarca kadına hayat verdi. Oynadığı rollerde</div><div>kendini geri planda tutmayı düstur edindi.</div><div>Yıllar sonra bu kez sahnede Beyhan Saran var.</div><div>Beyhan Saran’ın başarılı ve renkli yaşamını okurken, tiyatro ve televizyon tarihimizin bir</div><div>dönemine de tanıklık edeceksiniz.</div>

Tolgahan Vurgun - Beyhan Saran Sahnelere Bir Armağan

<div>Türkiye’de klişeleşmiş siyasi bir söylem vardır: “Askeri Vesayet” ve “Derin Devlet”. Bu, özellikle 1980 Amerikancı Kenan Evren darbesi sonrası sivil siyasette bir ezber gibi</div><div>tekrarlandı. 2002’de AKP’nin iktidara gelişinde de bu klişe söylem etkili bir slogan olarak kullanıldı. Atatürk’ün askerlerinin hapishaneye atılmasında da rol oynadı bu söylem. Bu kitapta, söz konusu vesayetin NATO / ABD vesayeti olduğunu ortaya koydum. Ve bu vesayet esasen askeri değil, siyasi / ekonomik / kültürel bir vesayettir. Bu vesayet aşılmadan düze çıkmamız mümkün değildir.</div><div> </div><div> </div>

Bir Vesayet Örgütü Olarak NATO

Kudüs,
yüzyıllardır farklı medeniyetlerin egemen olmak istediği yer; siyasi, dini,
kültürel ve ekonomik kaygılarla harp coğrafyasına dönüşerek kriz ve kaosun odak
noktası olmuştur. Antikiteden modern zamanlara değin geçen uzun süre boyunca
gerek dinlerin gerekse devletlerin egemenlik sahasının başat hedefi haline
gelmiştir.<o:p></o:p>

 Fransız
Devrimi’nden bu yana gelişen ve değişen konjonktürün yarattığı devletler,
Sanayi Devrimi ile oluşan yeni dünyanın mümessilleri oldular. Sanayi Devrimi
ile birlikte hızlı bir gelişim tutturan düvel-i muazzama küresel güçlerin öncel
versiyonlarını hazırlamıştır. Küresel güç mücadelesindeki mihenk taşı
sayılabilecek I. Dünya Savaşı’nın ardından değişen dünya dengelerinin
etkilediği İsrail – Filistin mücadelesi, büyük güçlerin savaşı hakkında turnusol
olabilecek güce erişmiştir.<o:p></o:p>

 Son
yüzyılda Batı ve Doğu güç dengelerinin sınandığı İsrail - Filistin mücadelesinin
bölgesel ve küresel etkileri disiplinlerarası boyutta ve farklı perspektiflerde
ele alınmıştır.<o:p></o:p> 

·&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Prof.
Dr. Barış Doster – Filistin Sorunu ve Türk Dış Politikası<o:p></o:p>

·&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Prof.
Dr. Yelda Ongun/Dr. Mehmet Çağatay Abuşoğlu – İsrail – Filistin Savaşı’nda
Birleşmiş Milletler Faktörü<o:p></o:p>

·&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
(E)
Tüma. Dr. A. Deniz Kutluk – Yeni Bir Orta Doğu Çatışması: Savaş Nereye
Evriliyor?<o:p></o:p>

·&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Prof.
Dr. Ulvi Keser - Doğu Akdeniz’de İsrail Faktörü ve Kıbrıs’a Yönelik Muhtemel
Tehditler Üzerine Bir Değerlendirme<o:p></o:p>

·&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Dr.
Barış Adıbelli – Çok Kutuplu Dünya Düzeninin Çetin Sınavı: Gazze Savaşı<o:p></o:p>

·&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Dr.
Sibel Özsavaş Atay – İsrail - Filistin Savaşı’nın Kafkasya’ya Olası Yansımaları<o:p></o:p>

·&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Niyazi
Güneş Atay – İsrail’e Karşı Filistin Direnişinde Lübnan<o:p></o:p>

·&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Hasan
Erel – İsrail - Filistin ile Rusya - Ukrayna Savaşlarının Köken ve Etkileri<o:p></o:p>

·&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Bahadır
Selim Dilek – Gazze’deki İnsanlık Trajedisi ve “Post Truth” Savaş Üzerine
Görgül Bir İnceleme: Askeri Mağlubiyet, Siyasi Meşruiyet, Psikolojik Galibiyet!<o:p></o:p>

·&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Ahmet
Müfit – İsrail - Filistin Savaşı’nın Ekonomik ve Siyasi Boyutu Üzerine<o:p></o:p>

İsrail - Filistin 100 Yıldır Bitmeyen Savaş

“Bütün cihan bilsin ki benim için bir
taraflılık vardır: Cumhuriyet taraftarlığı, fikri ve içtimai inkılap
taraftarlığı… Bu noktada yeni Türkiye camiasında bir ferdi, hariç tasavvur
etmek istemiyorum.”<o:p></o:p>

Mustafa Kemal Atatürk
– 1924<o:p></o:p>

&nbsp;

Kaynağını
ulusal egemenlikten, eşitlikten, tam bağımsızlıktan, laiklikten, bilimsel
düşünce ve değişen dünyaya göre sürekli devrimden alan cumhuriyet rejimi Türk
milletinin esaret zincirlerini kırdığı büyük Türk ihtilalinin neticesiydi.<o:p></o:p>

Yüzyıllar
boyu Batı’nın kuşatıcı emperyalizminin altında siyasi, iktisadi, diplomatik,
sosyokültürel, milli onur ve haysiyet bakımından hor görülüp ezilen Türk
milletinin kurtuluşu büyük Milli Mücadele ve cumhuriyet rejimi ile elde
edilmiştir.<o:p></o:p>

Kapitülasyonların,
büyük savaşların, ayrılıkçı hareketlerin, tarikat ve cemaatlerin, gerici görüş
ve yapılanmaların kıskacındaki bir Türkiye’nin kurtuluşu yazıldı…<o:p></o:p>

&nbsp;

Büyük
Türk devrimi ve Cumhuriyet’in hikayesi Türk aydınları tarafından kaleme alındı…<o:p></o:p>

1.&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Prof.
Dr. Ruşen Keleş&nbsp; - Cumhuriyet, Atatürk ve
Başkent Ankara<o:p></o:p>

2.&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Prof.
Dr. Ergun Türkcan - Türk Bilim Politikası, Geçmiş ve Gelecek<o:p></o:p>

3.&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Prof.
Dr. Çetin Yetkin - Atatürk ve Hukuk<o:p></o:p>

4.&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Prof.
Dr. Korkut Boratav - Türkiye Cumhuriyeti İktisadı: Bazı Ana Çizgiler<o:p></o:p>

5.&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Prof.
Dr. Sina Akşin - Atatürk Döneminde Demokrasi<o:p></o:p>

6.&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Prof.
Dr. Özer Ozankaya - Türk Devrimi’nin Demokrasi Kavramına Katkıları<o:p></o:p>

7.&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Prof.
Dr. Semih Güneri - Cumhuriyet Dönemi Bilimsel Araştırmalar Sürecinin Alevden İki
Topu: Ord. Prof. Dr. Sedat Alp ve Ord. Prof. Dr. Ekrem Akurgal<o:p></o:p>

8.&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Cem
Gürdeniz - Atatürk ve Cumhuriyet Donanması<o:p></o:p>

9.&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;&nbsp;
Nihat
Genç - Cumhuriyet Nasıl Yenildi?<o:p></o:p>

10.&nbsp;&nbsp;
Onur
Öymen - Erken Cumhuriyet Döneminin İlke ve Uygulamaları<o:p></o:p>

11.&nbsp;&nbsp;
Osman
Selim Kocahanoğlu – Hilafet Nasıl ve Niçin Kaldırıldı?<o:p></o:p>

12.&nbsp;&nbsp;
Yavuz
Alogan - Cumhuriyet Devrimi ve Sosyalist Sol<o:p></o:p>

13.&nbsp;&nbsp;
Dr.
Altuğ Yalçıntaş - Modernleşme ve İktisat Düşünü: Cumhuriyet Dönemi İktisadi
Düşünceler Tarihi Yazımı Üzerine Bir Deneme<o:p></o:p>

14.&nbsp;&nbsp;
Serdar
Şahinkaya - Cumhuriyet’in İktisadiyatı: Kuruluş ve Gelecek<o:p></o:p>

15.&nbsp;&nbsp;
Murat
Katoğlu - Cumhuriyet Devrimlerinin Sanat Boyutuna Değinmeler<o:p></o:p>

Kurtuluş 1923 - "Yükselişin Öyküsü, Cesurların Uygarlığı: Cumhuriyet 100 Yaşında"

Okuyarak, yazarak insanlaşan, şahsiyet kazanan, yücelen kişilerin kardeşliği başkadır. Her birimiz, bu haysiyet mücadelesinde tek tabancayız. Bazen cesaretin, bazen kederin ama hep umudun huşusuyla taçlanan bir yalnızlıktır bu. Edebiyat seferine kimseye eyvallah etmeden çıktık mı, çıktık. Her istasyonda bir didik didik sorgulardan, çetin imtihanlardan geçtik mi, geçtik. Edebiyatı karşılıksız sevdik mi, sevdik. Buna da cümle âlem şahit mi, şahit. O takdirde, cümlelerin yıkılmaz körülerinde gizlice buluştuğum, canımdan aziz okurum, kan kardeşim, sağı solu belli olmayan yoldaşım, emin ol... Sen de tek tabancasın, ben de tek tabanca. Nihat Genç

Tek Tabanca - Nihat Genç

Şüphe yok ki 21. yüzyıl bütün dünyada okyanuslar ve
denizler yüzyılı olacaktır. Zira insanlık, tarihinde hiç olmadığı kadar okyanus
ve denizlere bağımlı olacaktır. Bugün Ege ve Doğu Akdeniz’de yaşananlardan bu
gerçeği öğrenmemiz gerekiyor. Türkiye, coğrafyası itibarı ile bir deniz
ülkesidir ancak denizci bir devlet değildir. 21. yüzyılda Türkiye’nin gerek
jeopolitik gerekse ekonomik perspektifte geleceği, denizlere tam bağımlı
olacaktır. Türkiye’nin denizcileşmesi bir seçenek değil artık zorunluluktur. Bu
çerçevede savunma, güvenlik ve refah yaratan denizlerimize devletin her açıdan
önem vermesi ve bu alanda durumsal farkındalığını artırması gerekir. Türk
Boğazları, Mavi Vatan olarak da adlandırılan deniz yetki alanlarımız ile KKTC’nin
bağımsız varlığı, deniz jeopolitiğimiz çerçevesinde vazgeçilmez çıkarlarımızın
olduğu alanlardır. 

Devletin egemen gücü, yasama ve yürütmede denizciliği gerçek
anlamda partiler üstü bir ülküye dönüştürerek siyasi, ekonomik, kültürel ve
sosyal alanlarda elle tutulur projelerle somutlaştırabilir ve hepsinden
önemlisi “Toprak Gemi” Anadolu’nun iç kısımlarına deniz kültürünü taşıyabilirse,
Türkiye’nin kaderi değişecektir. Deniz kültürü ile farkındalığı artacak, Türk
milleti denizciliğin her alanında ekonomik çıkarlarını çoğaltıp genişletirken,
denizi ve onun eşsiz kültürünü yaşam tarzının önemli bir parçasına
vazgeçilemeyecek şekilde ekleyebilecektir. O gün geldiğinde, daha bağımsız,
daha uygar, daha demokratik, daha akılcı, daha bilimsel, daha üretken, daha
çalışkan, daha cesur, daha çevreci ve tüm bunların sonucunda daha zengin ve
daha mutlu olacağız.<o:p></o:p>

Mavi Vatan Makaleleri - Cem Gürdeniz

Öne Çıkanlar